SERTLİK YUMUŞAKLIK VE ESNEKLİK 

Ekran Görüntüsü (23)

             Maddeyi tanımlayan nitelikler aynı zamanda maddenin ayırt edici özellikleridir. Yani her maddeyi onu tanımlayan ayıran özellikleriyle ayırt ederiz. Bunlar renk, koku, esneklik, pürüzlülük, sertlik,  yumuşaklık, kırılganlık, tat gibi bütün fiziksel nitelikler beş duyu organımızla algılanır. Bu ayırt edici özellikler beş duyularımızla bile ayırt etmede bazen işe yaramazlar çünkü bunlar maddeyi fiziksel özellikleriyle ayırt etmemizi sağlarlar.Şeker ve tuz ikisi de beyazdır. İkisi de kokusuzdur. İkisi de suda çözünür. Bilmediğimiz bir maddenin tadına da bakamayız. Bu niteliklerle beş duyumuzla ayırt edemeyiz. İletkenlik gibi kimyasal bir özelliği kullanarak tuz ve şekeri ayırt edebiliriz. Çünkü tuzlu su elektrik akımını iletir şekerli su iletmez. Bu yüzden madenin  kimyasal ayırt edici özelliklerinden yararlanırız.    

Esnek madde: Günlük hayatımızda birçok yerde kullandığımız, üzerine kuvvet uygulandığında şekli değişen, kuvvet kaldırıldığında tekrar eski haline dönebilen maddelerdir. Örnek olarak yay, paket lastiği, çorap, balon, plastik top, kauçuk, saat zembereği, stres topu, trambolin, tramplen tahtası, plates topu, çelik şerit, sünger, sapan lastikleri, yapay çiçekler, silgi gibi maddeler örnek verilebilir. Esnek maddelerin molekül yapıları biraz boşluklu olduğundan sıkıştırılabilme özellikleri de vardır.  Katıların molekülleri boşluksuz olduğu için sıkıştırılamaz ama gazlar çok boşluklu oldukları için sıkıştırılabilirler. Sıvılarda sıkıştırılamaz diye kabul edilir. Esnek maddelere uygulanmış olan kuvvetler ortadan kaldırıldığı zaman maddeler tekrar eski durumlarına dönmektedir. Esnek ve yumuşak olan maddelerin kırılganlık özelliği yoktur.  (Bazı yumuşak maddeler kırılgan olabilir. Örneğin, kartopu )Bazı maddeler esnek maddeler gibi kuvvet uygulandıklarında şekilleri değişir. Fakat kuvvet ortadan kalktığında tekrar eski haline dönemezler. Bu maddeler esnek madde değildir. Örneğin: sakız, hamur, oyun hamuru, cam macunu, diş macunu, çamur, kâğıt esnek gibi görünse de esnek olmayan maddelerdendir.

Sert Madde: Çizilebilen, kırılabilen, katı maddelere sert maddeler denir. Taş,tahta. mermer, demir, çelik örnek verilebilir.

 Yumuşak madde Elimizle ya da farklı cisimler ile kolayca şekil verilen maddeler olarak adlandırılır. Yastık, oyun hamuru, yün, çiçek, yatak, perde, battaniye, pamuk, kıyafet, saç, tüy gibi ürünler yumuşak maddelere örnek gösterilebilir. Yumuşak bir maddeye kuvvet uygulamanız halinde hızlı bir şekilde şekli değişecektir. Uyguladığınız kuvveti kaldırdığınız zaman ise tekrar eski haline dönecektir. Maddelerin sertlik, yumuşaklık ve esneklik nitelikleri, birbirleriyle ilişkileri incelenirse; insanların, devletin, partilerin ideolojilerinin devletin yapısal şekillenmelerine nasıl etki ettiklerini anlayabilir ve görebiliriz.

       Toplumların yönetilme şekli toplumun geçmişteki kültür ve gelişmişlik düzeyine bakılarak belirlenir. Türkiye Cumhuriyeti kurulurken neden Afrika’daki gibi “Muz Cumhuriyeti “şeklinde kurulmadı? Neden Ortadoğu’daki ülkelerin tek adamlı rejimleri gibi kurulmadı? Ya da neden bir komünist rejim benimsenmedi? Atatürk isteseydi yeniden padişah da olabilirdi. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan önceki toplumsal yapısı, zenginlik ve toprak hâkimiyeti, Ortaçağ Avrupa’sının gerileme devrinde çok üstündü. Özellikle doğu toplumlarının gelişmişlik ilişkisi, Ortaçağ Avrupa’sının gelişmişliğiyle ters orantılı bir şekildeydi. Şimdi ise tam tersi durumda. Türkiye Cumhuriyetinin kurucu felsefesinde toplumun inanç ve kararlığı, bükülemeyen sertliği, esnekliğinin getirdiği uyum ve devrimler ni saygın bir devlet yaptı. Çünkü ülkenin toplumsal yapısı Toroslar’da yaşayanların  kültüründen, Avrupa’ya ve Dünya’ya yayılmış Türk soyundan ve medeniyetinden ileri geliyordu. Türkiye Cumhuriyeti demokrasiyi, laikliği ve bağımsızlığı seçti. Bu yüzden devleti yönetmek isteyen her parti toplumsal kırmızı çizgilerini (özgürlük ve bağımsızlık gibi) sertliği ve esnekliği korumak zorundadır.

         Şimdi iktidar ile muhalefet kanadında  bir “ yumuşama “ lafıdır gidiyor.  Yumuşama sözcüğü, iktidar ve yönetimde olmayan ama yerel seçimlerin %37 ‘sini elde edip 1.parti durumunda olan muhalefet partisince anlamlandırılmak zorundadır. Yumuşama geçmişte yapılan haksızlıkların üstünü örtmek midir ? Bu ülkenin sahip olduğu tüm kazanımlarının ,halkın bilgisi haberi olmadan torba yasalarla geçirilen haksız uygulamaların hoş görülmesi midir ?Türkiye ‘nin artık 1. Partisi durumuna gelen CHP ‘nin yumuşamanın bir müzakere olduğunu açıklamasına rağmen iktidar partisinin hala daha tanımlayıp anlamlandıramadığı görülüyor. Türkiye’nin 1.partisi durumundaki CHP ‘nin  22 yıldır bu ülkenin tüm ayarlarının bozulmasına sebeb olan tüm konu başlıklarının   madde madde belirlemesi ve halk ile paylaşması gerekir.

          Türkçe’nin dilbilgisi kuralına göre,  /ç/, /k/, /p/, /t/ ünsüzleriyle biten sözcüklere ünlü ile başlayan bir ek geldiğinde bu ünsüzler yumuşar ve sırasıyla /c/, /ğ/, /b/, /d/’ye dönüşür. Örnek: demeç>demeci, kırık>kırığı; kitap>kitabı, umut>umudu olur. İktidar ve ülkenin 1. Partisi durumuna gelen muhalefetin bu yumuşama sözleri , Türkçe’deki ünlülerin ünsüzleri etkilediği “Ünsüz Yumuşaması ”gibi bir yumuşama mı ya da fen bilimlerindeki sert maddeye esneklik kazandırılması yönünde bir kuvvet etkisiyle şeklini kaybettirme yeni bir şekle sokulma durumu mudur?

      Türk Toplumunun kendi içinde zaten kavgası yok. Kavganın nedeni, ekonominin bozulması, üretimsizlik sonucu enflasyonun paranın alım gücünün azalması ve değerini kaybetmesi, iş ve aş kavgası, liyakatsizlik, eğitim ve sağlık sorunları, geleceğe dair ümitsizlik ve güvensizlik, işsizlik gibi şeyler… Vatandaşın ülkenin temel değerleriyle ve kurucu felsefesi ilgili sorunu hiç  yok. Anayasa değişikliği önerisi ise başlı başına çalışılması gereken gelişmiş ülkelerin hukuk normlarının incelenerek anayasa hukukçularının  hazırlaması gereken önemli bir çalışmadır. Bu yüzden  Türkiye’nin anayasa değişikliğine şimdilik  ihtiyacı ve aciliyeti  yoktur. Anayasalar devletin milletiyle imzaladığı , anayasayı anlayan, anayasaya uyan, anayasayı tanıyan ,anayasaya saygı duyan ve bu işin uzmanları tarafından hazırlanan yazılı taahhütnamesidir. Eğer CHP kendisine hazırlanan bubi tuzaklarını göremez ve halkın istediği şeyleri yapamaz, yumuşak madde gibi davranıp şeklinin değişmesine izin verirse, eski haline dönememe durumu kaçınılmaz olur. Kardan adam da yumuşaktır ama kırılgandır ve şeklini kolay değiştirirsiniz. Sıcaklığın artması (Halkın sorunlarının artması ) kardan adamı eritmeye mahkûm edecektir. Yumuşama davranışı olabilmesi için, bunca yıldır yanlışları olan bir iktidarın doğrularını görebiliyor ve kabul ediyorsanız müzakere koşulları oluşması gerekir. Bütün kuvvetlerin tek elde toplandığı bir durumda nasıl adil koşullar oluşabilir. Taviz ve değişimler 22 yıldır ülkeyi yöneten iktidardan gelmelidir. Anayasanın değişmesi gibi Türkiye’nin bir numaralı   sorunu yoktur. Gündemde halkın sorunları vardır ve beklemeye de tahammülü kalmamıştır. Erken seçim zorunludur.

Hamura su verirseniz yumuşar, ama şekil verirseniz orada hamuru hangi şekle gireceğinin, nasıl pişeceğinin garantisi de yoktur. . Demire su verirseniz sert olan demir daha sağlam bir çelik olur. Sağlamlık, kararlığı ve dik duruşu ifade eder. Çelik gibi sert ama esnek olmak, ülkeyi yönetmek için gelen her yönetimin bozacağı, bükeceği durumlara karşı direnç göstermektir. Anayasanın ilk dört maddesinin değiştirilememesi ve değiştirilmesinin teklif dahi edilemeyeceği devletin anayasal güvencesinin  ne kadar sağlam temellerle inşa edildiğinin bir  göstergesidir. Çelik gibi sert ama esnek olabilmek bu ülkenin ve  geleceğinin teminatı olacaktır.