Alman Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, ülkede yıllardır süren kırılgan barışın sona erme noktasına geldiğini belirterek, alınan önlemin büyükelçilik çalışanlarının güvenliğini sağlamak amacıyla hayata geçirildiğini açıkladı.
Alman Dışişleri Bakanlığı'nın kriz ekibi, mevcut durumun ciddiyetine dikkat çekerek, Juba’daki büyükelçiliğin faaliyetlerini askıya alma kararı aldığını duyurdu. Bakan Baerbock, bu süreçte önceliğin diplomatik personelin güvenliği olduğunu vurguladı.
Güney Sudan’da Artan Siyasi Gerilim
Güney Sudan, 2011 yılında Sudan'dan bağımsızlığını kazandığından beri siyasi istikrarsızlık ve iç çatışmalarla mücadele ediyor. 2018 yılında Devlet Başkanı Salva Kiir ve Başkan Yardımcısı Riek Machar arasında imzalanan barış anlaşması, beş yıl süren ve 400.000'den fazla insanın hayatını kaybettiği iç savaşı sona erdirmişti. Ancak iki lider arasındaki siyasi rekabet, ülkedeki barış sürecini zora sokmaya devam ediyor.
Baerbock, Güney Sudan’daki liderlerin ülkeyi bir şiddet sarmalına sürüklediğini belirterek, Kiir ve Machar’ın sorumluluk alarak barış anlaşmasını hayata geçirmeleri gerektiğini söyledi. Güney Sudan’daki mevcut krizin, taraflar arasındaki derin güvensizlikten kaynaklandığı belirtiliyor. Kiir, Machar’ın siyasi hırslarından endişe duyarken, Machar ise Kiir’i diktatörlükle suçluyor.
Almanya’nın Bölgedeki Politikası
Almanya, Afrika’da barış ve istikrarın sağlanması için çeşitli diplomatik girişimlerde bulunurken, Güney Sudan’daki gelişmeleri yakından takip ediyor. Büyükelçiliğin geçici olarak kapatılması, Alman hükümetinin bölgedeki güvenlik risklerine duyarlılığını gösteriyor. Ancak, diplomatik ilişkilerin tamamen kesilmesi beklenmiyor. Krizin seyrine bağlı olarak Almanya’nın Güney Sudan’a yönelik politikalarını yeniden şekillendirebileceği ifade ediliyor.
Güney Sudan’da gerginlik devam ederken, uluslararası toplumun taraflara barış sürecine bağlı kalmaları yönünde baskı yapması bekleniyor. Almanya’nın aldığı bu karar, ülkedeki mevcut durumun ciddiyetini gözler önüne sererken, Güney Sudan’ın geleceği konusundaki belirsizliği de artırıyor.
