Steinmeier, Tanzanya'nın güneyindeki Songea bölgesindeki Maji Maji Anıt Müzesi'nde yaptığı açıklamada, "Almanların atalarınıza yaptıklarından dolayı af dilemek istiyorum" demişti. Ancak bu özür, tazminat ve insan kalıntılarının iadesi gibi konularda somut adımlar içermiyordu.
Almanya Tarafından “Maji Maji” İsyanında Ölenler İçin Özür Dilendi
Maji Maji İsyanı sırasında 1905-1907 yılları arasındaki Alman sömürge güçlerinin işlediği zulümlere dair özür, Tanzanyalılar arasında karışık duygular uyandırdı. Hacı Abdulkarim gibi isyan sırasında aile üyelerini kaybedenler, özrün yanı sıra tazminat ve kalıntı iadelerinin de talep edilmesi gerektiğini dile getiriyor. Abdulkarim, büyük büyükbabasının idamından önce yaşanan dehşeti anlatarak, "İnsanları tavuk gibi öldürmek tam bir vahşet eylemiydi" dedi ve Maji Maji suyu inancının, savaşma ruhunu aşılamada önemli bir rol oynadığını aktardı.
Ancak Maji Maji İsyanı, 1907'de Almanlar tarafından acımasızca bastırıldı, binlerce savaşçı öldürüldü. Tanzanyalılar, bu tarihi olayın hala etkilerini hissediyor ve özrün yanında somut adımların atılmasını bekliyor.
“Almanlar, Kabile Şeflerine Ait Kafataslarını İade Etmeli”
Zaituni Mkenda, Almanların "Tanzanya şeflerinin kafataslarını ve kalıntılarını iade etmeliler" diyerek, atalarının hak ettikleri saygıyla gömülmesi gerektiğini vurguladı. Maddi tazminat talepleri de yükseliyor, çünkü özürlerin yeterli olmadığını düşünenler, geçmişin acıları için somut bir denge arayışında.
Dodoma Üniversitesi öğrencisi Ladislaus Komba, özrü olumlu bir ilk adım olarak değerlendirirken, sosyoekonomik adaletin önemine vurgu yaparak, Almanya'nın daha fazlasını yapması gerektiğini belirtti. Tarih profesörü Yusufu Lawi ise Maji Maji İsyanı'nın, Afrikalıların sömürgecilik baskısından kurtulmalarında önemli bir rol oynadığını ve bu olayın, gelecekteki milliyetçi hareketler için bir temel oluşturduğunu vurguladı.
