Friedrich Merz liderliğinde bir araya gelen CDU delegeleri, SPD ile kuracakları koalisyon hükümetine onay verdi. Yeni kabine üyelerinin de tanıtıldığı konferansta, Merz’in “ayıklık” vurgusu ve yaptığı reform çağrıları dikkat çekti. Şansölye olmaya hazırlanan Merz, seçmene büyük vaatlerde bulunurken, Almanya’da siyasetin alışılmış heyecanından uzak, daha serinkanlı ve sorumlu bir başlangıç yapacaklarının altını çizdi.

Koalisyon Zorunluluğun Eseri

Friedrich Merz’in konuşması boyunca öne çıkan mesajlardan biri, kurulacak koalisyonun siyasi bir tercihten çok mecburiyet sonucu ortaya çıktığıydı. Merz açıkça, CDU/CSU ile SPD’nin birbirini tercih etmediğini, ancak diğer koalisyon seçeneklerinin tükenmesiyle bu iş birliğinin kaçınılmaz hale geldiğini ifade etti. “Bu bir coşku değil,” diyen Merz, seçmene büyük umutlar vermek yerine, gerçekçi ve ölçülü bir hükümet anlayışını benimsediklerini vurguladı.

Bu yaklaşım, yeni hükümetin kamuoyuna yüksek beklentiler pompalamadan, daha çok icraat ve sonuç odaklı bir çizgiye yönelmek istediğini ortaya koyuyor.

Merz: “Reformlar Kaçınılmaz”

Konuşmasında özellikle sosyal güvenlik sistemine değinen Merz, emeklilik, bakım ve sağlık alanlarında kapsamlı reformların gerekliliğine dikkat çekti. Koalisyon anlaşmasında yer alan maddelerin ötesine geçeceklerini belirterek, mevcut sistemin sürdürülemez olduğunu ve “daha fazla para ve daha yüksek vergilerle” çözülemeyeceğini söyledi.

Bu açıklama, Merz’in Sosyal Demokratlarla iş birliğine açık olmakla birlikte, mali disiplin ve yapısal reformlara öncelik veren muhafazakâr duruşunu sürdüreceğinin işareti olarak değerlendiriliyor.

Kabine Kadrosu: Yeni İsimler, Yeni Deneyimler

CDU’nun kabine listesi parti konferansında kamuoyuna açıklandı. Kabinede dört erkek ve üç kadın yer alıyor. Hiçbirinin daha önce federal düzeyde hükümet deneyimi bulunmuyor. Bu isimler arasında uzmanlıklarıyla tanınan kişiler, eyalet düzeyindeki siyasetçiler ve siyasetin dışından gelen figürler var.

En dikkat çekici atamalardan biri, geçmişte gazetecilik ve yayıncılık yapan, siyasi deneyimi olmayan Wolfram Weimer’in Kültür Bakanı olarak gösterilmesi oldu. Bu tercihler, Merz’in kabinesinin geleneksel siyasi kadroların dışında yeni bir profil çizme arayışında olduğunu gösteriyor.

Öte yandan, Armin Laschet gibi önde gelen bazı isimlerin liste dışında kalması hayal kırıklığı yarattı. Özellikle iklim politikalarında tecrübeli Andreas Jung’un dışarıda bırakılması, parti içi dengelerin yeniden şekillendiğini gösteriyor.

Linnemann Geri Planda Kalıyor

CDU Genel Sekreteri Carsten Linnemann, konferansta yaptığı açıklamayla herhangi bir bakanlık görevini kabul etmeyeceğini duyurdu. “Sadece bakanlık yapıp bir bakanlığı devralmak bana göre değil,” diyen Linnemann, Merz’in liderliğinde partide kilit bir rol oynamaya devam edecek. Seçim sonuçlarının beklentilerin altında kalmasını “yüzde 28,5 çok az” sözleriyle değerlendiren Linnemann, dürüst ve cilasız bir seçim analizi sözü verdi.

Koalisyonun Ruhu: Çalışma ve Sorumluluk

Rus Elçisinin Torgau Ziyareti Tepki Çekti
Rus Elçisinin Torgau Ziyareti Tepki Çekti
İçeriği Görüntüle

Merz, konferans boyunca yaptığı konuşmada yeni dönemin “bir çalışma koalisyonu” olacağı yönünde güçlü mesajlar verdi. Ortaklık yaptığı SPD ile bazı konularda derin görüş ayrılıkları olduğuna dikkat çeken Merz, buna rağmen “bu ülkeye hizmet etme” amacıyla uyumlu çalışacaklarını ifade etti. "Bunu başarabiliriz" diyerek konuşmasını tamamlayan Merz, delegelerden koalisyon anlaşmasına güçlü destek istedi. Oylama sonucunda anlaşma büyük bir çoğunlukla kabul edildi.