2023 yılında yaşanan daralmalar, sektörün daha büyük zorluklarla karşı karşıya kalacağını gösteriyor.
Ciro ve İstihdamda Düşüş Devam Ediyor
Alman otomotiv sektörünün toplam cirosu 2023 yılında yüzde 5 oranında gerileyerek 536 milyar avroya düştü. İstihdamda da benzer bir eğilim gözlendi. Almanya’da otomotiv sektöründe çalışanların sayısı yıl boyunca ortalama yüzde 0,9 azalırken, 2024 yılının sonunda bu düşüş yüzde 2,4’e ulaştı. Bu da sektörde yaklaşık 19 bin kişinin işini kaybettiği anlamına geliyor.
Özellikle tedarikçiler büyük baskı altında. Almanya merkezli tedarikçilerin cirosu yüzde 8 gerileyerek, üreticilerin kaybının iki katına çıktı. İstihdam açısından da tablo olumsuz; tedarikçilerin çalışan sayısı yüzde 2,4 oranında azalırken, üreticilerde bu düşüş yalnızca yüzde 0,1 seviyesinde kaldı. Bu durum, tedarikçilerde uzun süredir devam eden küçülme eğiliminin 2024 yılında en düşük seviyeye ulaşmasına neden oldu.
Bu veriler, denetim ve danışmanlık şirketi EY’nin Almanya’daki otomotiv sektörüne dair yaptığı güncel analizden elde edildi. Araştırma, Federal İstatistik Ofisi ve İş Kurumu verilerine dayanarak yalnızca Almanya'da faaliyet gösteren, 50 ve üzeri çalışanı olan şirketleri kapsıyor.
Elektromobilite, Yatırımlar ve Küresel Pazar Zorlukları
EY Avrupa Batı Bölgesi Mobilite Yöneticisi Ortağı Constantin M. Gall, Alman otomotiv sanayisinin derin ve kapsamlı bir kriz içinde olduğunu belirtiyor. Gall’a göre, sektörün karşı karşıya olduğu temel sorunlar arasında zayıf talep, yüksek maliyetler ve içten yanmalı motorlarla elektrikli otomobillerin bir arada bulunmasının getirdiği ekonomik yük yer alıyor.
Otomobil üreticileri, elektromobiliteye büyük yatırımlar yapmalarına rağmen, beklenen pazar başarısını henüz elde edebilmiş değil. Bunun yanı sıra, dünya otomotiv pazarının yüzde 40’ını oluşturan Çin'de talebin azalması da sektörü olumsuz etkiliyor. Son iki yılda Almanya’nın Çin’e ihracatı yüzde 17 ve yüzde 18 oranlarında geriledi.
Gall, üreticilerin pek çok zorlukla mücadele ettiğini ve bazı problemlerin sektör dışındaki faktörlerden kaynaklandığını vurguluyor. Ekonomik durgunluk, küresel tarifeler ve düzenleyici gereklilikler üzerinde otomobil şirketlerinin doğrudan etkisi sınırlı. Ancak şirketlerin kendi iç dinamikleriyle aşabileceği sorunlar da var. Gall’a göre, 2024 yılı, otomobil üreticilerinin maliyetleri ciddi ölçüde düşürmek zorunda kalacağı bir yıl olacak. Bu durum, istihdamda daha büyük kayıplara yol açabilir.
Gall, jeopolitik gelişmelerin de etkisiyle üretimin ABD ve Çin gibi pazarlara kaydırılma ihtimalinin arttığını belirtiyor. Böyle bir eğilim, Almanya’daki iş kayıplarını daha da hızlandırabilir.
Daha Esnek Üretim ve Net Konumlandırma Şart
Gall’a göre, otomotiv şirketlerinin rekabet gücünü artırabilmesi için daha verimli üretim yöntemlerine yönelmesi gerekiyor. Bunun için de temel yetkinliklere odaklanarak kaynakların daha stratejik bir şekilde kullanılması şart. Özellikle yazılım sektörüne yapılan yüksek maliyetli hatalı yatırımlar, Alman otomobil üreticilerini rakiplerinin gerisine düşürdü. Ayrıca, pazardaki hızlı değişimlere ayak uyduramayan geleneksel üreticiler, ürün döngülerini kısaltmakta zorlanıyor.
Gall, çok fazla model ve türev üretmenin ölçek ekonomisini zayıflattığını ve maliyetleri artırdığını belirtiyor. Bunun yanı sıra, idari süreçlerin aşırı karmaşık olması ve yönetim kademelerinin fazla olması da şirketlerin esnekliğini azaltan unsurlar arasında. Ancak son dönemde otomobil üreticilerinin bu sorunları daha net bir şekilde görmeye başladığı ve orta vadede daha yüksek kârlılığa ulaşabilecekleri öngörülüyor.
Gall’a göre, sadece maliyet kesintileriyle sektörde kalıcı bir iyileşme sağlamak mümkün değil. Şirketlerin inovasyon gücünü artırmaları, dijitalleşmeye daha fazla yatırım yapmaları ve özellikle yazılım alanında yeni iş birlikleri kurmaları gerekiyor. Aynı zamanda, ürün ve marka kimliğini daha net bir şekilde konumlandırarak tüketicilere daha güçlü bir değer önerisi sunulmalı.
ABD ve Küresel Ticaret Gerilimleri Ekstra Riskler Getiriyor
Alman otomotiv endüstrisi için bir diğer kritik tehdit ise küresel ticaret savaşları ve tarifeler. ABD, Alman otomobil üreticileri için en önemli ihracat pazarlarından biri olmaya devam ediyor. Ancak, Almanya’daki toplam otomotiv cirosunun yüzde 49’u ihracattan elde edildiği için, küresel ticarette yaşanabilecek her türlü belirsizlik sektörü doğrudan etkiliyor.
Alman otomotiv sektörü, hem iç hem de dış faktörlerden kaynaklanan ciddi zorluklarla karşı karşıya. Sektörün geleceği, üreticilerin yeni piyasa koşullarına ne kadar hızlı uyum sağlayabileceğine ve teknolojik dönüşüme ne ölçüde ayak uydurabileceğine bağlı olacak.