Elon Musk’ın sahibi olduğu X platformu, Almanya’daki Berlin Eyalet Mahkemesi’nin şeffaflık amacıyla platform verilerini açma kararına ve hükümetin veri taleplerine karşı yasal mücadele başlattı. Şirket, ifade özgürlüğünün ihlal edildiğini savunuyor. Berlin Eyalet Mahkemesi, 7 Şubat'ta Demokrasi Raporlama Enstitüsü (DRI) ve Özgürlük Hakları Derneği (GFF) tarafından açılan davada, X'in Almanya’daki seçimler öncesinde kamuya açık verilerine sınırsız erişim sağlaması gerektiğine hükmetti.
Bu karar, seçim sürecinde olası manipülasyon risklerinin önüne geçmeyi amaçlıyor. GFF temsilcisi Simone Ruf, aldığı kararı “araştırma özgürlüğü ve demokrasimiz için büyük bir zafer” olarak nitelendirirken, X yetkilileri ise mahkeme sürecinin adil olmadığını öne sürerek karara itiraz etti. Şirket, ayrıca Almanya’nın Avrupa Birliği içindeki en yüksek kullanıcı verisi talep eden ülke olduğunu vurgulayarak, bu durumun demokratik ifade özgürlüğüne zarar verdiğini iddia ediyor. Bu gelişme hem kullanıcı gizliliği hem de demokratik prensiplerin korunması açısından önemli tartışmalara yol açtı.
Elon Musk’ın yönettiği X platformu, Almanya’da Berlin Eyalet Mahkemesi’nin, seçim öncesinde platform verilerinin kamuya açılmasını öngören kararı ve hükümetin veri taleplerine karşı başlattığı yasal sürece direnerek hukuki mücadeleye girişti. Şirket, bu adımın ifade özgürlüğüne müdahale olduğunu savunuyor.
7 Şubat'ta Demokrasi Raporlama Enstitüsü (DRI) ve Özgürlük Hakları Derneği (GFF) tarafından açılan davada, Berlin Eyalet Mahkemesi, X'in Almanya’daki seçim sürecinde kamuya açık verilerine sınırsız erişim sağlamak zorunda olduğunu hükmetti. Bu karar, seçim döneminde manipülasyon risklerini azaltmaya yönelik alınmış önlemler arasında yer alıyor. GFF temsilcisi Simone Ruf, kararı “araştırma özgürlüğü ve demokrasimiz için büyük bir zafer” olarak değerlendirirken, X yetkilileri ise mahkeme sürecinin adil olmadığını ileri sürerek karara itiraz etti.
Ayrıca şirket, Almanya’nın Avrupa Birliği içindeki en yüksek kullanıcı verisi talep eden ülke olduğunu belirterek, bu durumun demokratik ifade özgürlüğüne zarar verdiğini öne sürdü. Bu gelişmeler hem kullanıcı gizliliği hem de temel demokratik prensiplerin korunması hususunda geniş çaplı tartışmalara yol açtı ve hukuki sürecin, platformun uluslararası arenadaki konumunu da etkileyeceği düşünülüyor.
