Federal İstatistik Ofisi’ne (Destatis) göre, Alman ekonomisi 2024’ün dördüncü çeyreğinde yüzde 0,2 daraldı. İhracattaki keskin düşüş ve sanayi üretimindeki zayıflama, ekonomiyi olumsuz etkileyen başlıca faktörler oldu. Özellikle otomotiv sektörü ve enerji yoğun sanayilerdeki gerileme dikkat çekerken, elektrik ve veri işleme ekipmanlarının üretimi gibi bazı alanlarda ise büyüme gözlemlendi.
Yatırım harcamaları ise politik belirsizlik ve düşük kapasite kullanımı nedeniyle zayıf seyrediyor. Raporda, enflasyonun önümüzdeki aylarda düşmesi ancak yıl ortasında yeniden yükselmesi beklendiği de belirtildi.
Merz Hızlı Koalisyon Kurma Hedefinde
Seçimlerden zaferle çıkan Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) lideri Friedrich Merz, hızlıca bir hükümet kurmayı hedefliyor. Avrupa’nın transatlantik ilişkilerde köklü değişimlerle karşı karşıya olduğuna dikkat çeken Merz, istikrarlı bir yönetim oluşturmak için Sosyal Demokrat Parti (SPD) ile müzakerelere başlamayı planlıyor.
SPD, Şansölye Olaf Scholz’un liderliğinde tarihi bir yenilgi alarak yüzde 16 oy oranında kaldı. Yeşiller ise yüzde 11 oy alabildi. Seçim sonrası Scholz’un geçici olarak görevine devam edeceği belirtilirken, Merz’in öncelikle SPD ile görüşmelere başlayacağı ifade edildi.
Aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) partisinin yüzde 20 ile rekor oy alması, siyasi dengeleri sarstı. Merz, geleneksel partilerin seçmen kayıplarını değerlendirmesi gerektiğini belirterek, AfD’nin başarısını "demokratik merkeze verilen son uyarı" olarak nitelendirdi.
Almanya'nın Transatlantik İlişkilerde Yeni Dönemi
Merz, ABD Başkanı Donald Trump’ın politikalarının Avrupa için belirsizlik yarattığını vurguladı. Trump’ın Rusya ile doğrudan müzakereler başlatması ve NATO'ya bağlılığı konusundaki şüpheleri, Avrupa ve Ukrayna’da endişe yarattı.
Merz, Washington ile iyi ilişkiler kurmak istediğini ancak en kötü senaryolara karşı da hazırlıklı olunması gerektiğini söyledi. Seçim sonrası düzenlediği basın toplantısında, “ABD’den aldığımız sinyaller, Avrupa’ya olan ilginin azaldığını gösteriyor” dedi.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile bir görüşme gerçekleştirdiğini belirten Merz, Trump ile ele alınacak konularda Macron ile tam bir mutabakat içinde olduklarını ifade etti.
Savunma Harcamaları ve Ekonomik Zorluklar
Almanya’nın en büyük sorunlarından biri, savunma bütçesi ve yatırımları finanse etmek için anayasal olarak belirlenen “borç freni”nin nasıl aşılacağı. Savunma harcamalarının artırılması için anayasa değişikliği gerekiyor ancak bu, merkez partilerin ulaşamadığı üçte iki çoğunluğu gerektiriyor.
Merz, mevcut parlamentonun Mart ayı sonuna kadar ek savunma harcamalarını onaylayabilecek bir yasa tasarısı geçirebileceğini belirtti. “Önümüzde dört hafta var” diyerek sürecin hızlandırılması gerektiğine dikkat çekti.
AfD'nin Yükselişi ve Siyasi Tepkiler
AfD, seçimde özellikle eski Doğu Almanya bölgelerinde büyük kazanımlar elde etti ve sonuçları “tarihi zafer” olarak nitelendirdi. Parti, artan göçmen karşıtı politikalarıyla oylarını artırırken, CDU/CSU ve diğer ana akım partiler AfD ile iş birliği yapmayacaklarını yineledi.
Merz’in kampanya sürecinde, AfD’nin göçmen karşıtı önergesine destek vermesi ise tepki çekti ve protestolara yol açtı. Ancak CDU lideri, AfD ile herhangi bir ittifak kurmayacaklarını ve partinin hükümette yer almayacağını vurguladı. AfD lideri Alice Weidel ise diğer partilerin AfD’yi dışlama politikasına karşı çıkarak, “Milyonlarca seçmeni yok sayamazlar. Bu demokratik bir tutum değil” dedi.
Öte yandan, Tesla CEO’su ve Trump destekçisi Elon Musk, AfD’nin ilerleyen yıllarda iktidara geleceğini iddia etti. Bu açıklama, Almanya'daki siyasi atmosferi daha da hareketlendirdi.
