Almanların yüzde 78’lik dilimi mevcut başbakan Olaf Scholz’dan memnun değil. Buna karşın aşırı sağı temsil eden AfD ise anketlerde yükselmeye devam ediyor.
Yapılan Anketlerde Scholz Düşüşte
ARD tarafından yapılan anketlerde mevcut başbakan Olaf Scholz’dan Alman halkı memnun değil. Bu nedenle halk desteği de dip seviyelere inmiş durumda. Dünkü ankete göre Almanların yalnızca yüzde 31’i Sosyal Demokrat Scholz’un yaptıklarını onaylıyor. Bu da Aralık 2021’den bu yana en düşük halk desteği seviyesine gerilediğini gösteriyor.
Ankete katılanların yaklaşık yüzde 78'i merkez sol liberal koalisyon hükümetinden ya pek memnun değil ya da hiç memnun değil. Seçmenlerin sadece yüzde 20'si hükümetin iyi performans gösterdiğini söyledi. Sosyal Demokrat Parti'ye (SPD) seçmen desteği bu ay yüzde 17'ye düşerken, koalisyon ortağı Yeşiller yüzde 15 oy aldı. Küçük koalisyon ortağı liberal Hür Demokratlar (FDP) ise yüzde 7 oy aldı.
AfD’nin Yükselişi Sürüyor
Ankete katılanların yüzde 27’si Almanya’da ana muhalefet olarak bilinen CDU ve CSU’yu desteklemeye devam ediyor. Muhafazakar lider Friedrich Merz’in popülaritesi ise düşüş eğilimini sürdürüyor. Ankete göre, ankete katılan seçmenlerin yalnızca yüzde 24'ü Merz hakkında olumlu görüşe sahipken, Merz hakkında olumsuz görüşe sahip olanların oranı yüzde 66 oldu.
Aşırı sağın temsilcisi konumunda olan AfD ise yükselişini sürdürüyor. Ankete göre aşırı sağcı Almanya İçin Alternatif'e (AfD) destek artmaya devam etti ve bu ay yüzde 21'lik yeni bir zirveye ulaştı. Göçmen karşıtı parti, 2021'deki son seçimden bu yana koalisyon hükümetinin politikalarından duyduğu geniş memnuniyetsizlikten yararlanarak oy payını ikiye katladı. Son anketler, göçmenlik, artan yaşam maliyetleri ve artan enerji fiyatları gibi konuların, yanıt verenlerin AfD'ye oy vermesinin ana nedenleri olduğunu göstermiştir.
Partinin önde gelen isimleri, Scholz hükümetinin Rusya-Ukrayna savaşına yönelik tutumunu ağır bir şekilde eleştirmiş, Ukrayna'ya silah gönderilmesine karşı çıkmış ve Rusya'dan enerji ithalatına son verilmesinin Almanya'nın ulusal çıkarlarına aykırı olduğunu savundu.
